28 Haziran 2018 Perşembe

Starbucks ve Fiyatlama


  • Starbucks'ın fiyatlama politikası rakiplerinden daha farklı ve müşterilerin bunu dikkate alması gerekiyor.
  • Kahve'nin fiyatı Starbuck'ta rakiplerinden %38 daha pahalı ve bu durum özellikle öğleden sonraları için can sıkıcı olabilir.
  • Hali Hazırda Starbucks yüksek fiyatlamasıyla piyasada dikkat çekerken kahve fiyatlarında olası bir artışın etkileri hoş olmayacaktır.

Sabahın erken saatlerinde herkes kahve keyfi yaşamak istemektedir. Dolayısıyla hiç kimse Starbucks'ın fiyatlarının rakiplerinden %38 daha yüksek olmasını önemsememektedir. Ama yeni araştırmalar göstermektedir ki özellikle öğleden sonraları müşterilerin algıları daha açık olmakta ve bu durumda fiyat farkının hissedilip satışlara azalış olarak yansımasını sağlayabilir.

Yapılan araştırmalar sabah saatlerinde fiyat hassasiyetinin daha az olduğunu öğleden sonra ise insanların fiyatlara daha çok dikkat ettiğini göstermektedir. Bunun yanı sıra insanlar öğleden sonra genellikle buzlu ve soğuk içecekleri tercih ederken, kahve hala iyi bir alternatif olmayı sürdürüyor.

Starbucks müşterilerine kahvenin yanında yiyecek almaları için azami düzeyde baskı yapmaktadır.



27 Haziran 2018 Çarşamba

Google Harika Bir Yöneticinin özelliklerini Araştırmaya Kara vermiş ve Bir çalışma Başlatmış, Sonuçlarına Beraber Bakalım

Dünya şirketleri iyiyi, daha iyiyi en iyiyi aramaya devam ediyorlar. Bu doğrultuda mükemmelin arayıcılarından olan Google harika bir yöneticinin özelliklerini araştırmaya karar vermiş ve bakalım bu çalışmanın sonucunda neler çıkmış.

20 sene önce birisi size çıkıp dese ki Google diye bir kurulacak ve hayatınızdaki bütün ezberleri ve alışkanlıkları değiştirecek muhmetelen gülüp gerçerdiniz. Ama bugün dünyanın en büyük değişminin mimarı Google hayatımızın tam ortasında. Peki nedir bu Google?

Ama,hepimizin bildiği gibi bugün Google dünyanın en büyük teknoloji şirketi konumunda ve bu şirket mükemmeli aramaya devam ediyor.

Şüphesiz en iyi yönetici farklılık yaratırken ekibini de mutlu etmeyi başaran yöneticidir. Google bunu yıllar önce ispatlamakla kalmadı sonrasında somut maddelerle de kağıda döktü. Peki şimdi biz önümüze konulan bu azır bilgiden neden faydalanmıyoruz?

İyi Bir Eğitmen

Çalışanların yöneticilerinin onları eğitmesine ve onları zorlamasına ihtiyacı vardır. yalnızca onlarla beraber olduklarını bildikleri yönetici profili yeterince iyi değildir.

Çok başarılı olsa da olmasa da her çalışanın yönetilmesi gerekmektedir. Ancak bazı çalışanları kendi haline bırakıp, hiç bir geri bildirim ya da yönlendirme yapmadan kendi hallerinde çalışmalarını beklemek kariyer gelişimlerine zarar verebilir.

Takımını Güçlendir, Her şeyi Yönetmeye Çalışma

Evet, yöneticilerin düştükleri en büyük hatalardan bir tanesi ekibin çıkardığı her işin içinde olmaya çalışması. Bu durum çalışanların hevesini kırdığı gibi gelişmelerine engel teşkil etmektedir.

Google araştırması gösteriyor ki, ekibinize güvenin, onları savunmaktan geri durmayın.

Başarı ve Mükemmelliğe Odaklı Herkesi Kapsayıcı Bir Takım Ortamı Oluşturun

Her gün bütün ekibinizi işin içinde hissettiği bir ortam oluşturun ve herkes başarı ve mükemmelliğe odaklı olduğunun farkında olsun.

Sonuç Odaklı ve Üretken

Çalışanlarının yöneticilerinin tembel olmasını istemezler. İnsanlar tembel bir yönetici ile çalışmaktansa üretken ve başarılı bir ekibin parçası olmak isterler. Ama bunu başarmak sanıldığı kadar kolay değildir, tonunuzu iyi ayarlamanız gerekir.

İletişimi İyidir dinler ve Bilgi Paylaşır

Aslında iyi bir yönetici olamnın ilk kuralı iletişim becerisidir. Ama ilk kural iyi bir yönetici iyi bir dinleyicidir.

İnsanları dinlerseniz, onları kendilerini değerli hissettirirsiniz.


Kariyer Gelişimini Destekler ve Performansınızı Değerlendirir

Yöneticiler sadece çalışanlarının yeteneklerini geliştirmeye odaklanmamalı aynı zamanda onlardan beklentilerini dürüst performans geri bildirimleriyle açıkça belirtmelidirler.


Ekibi için Açık bir Strateji ve Vizyonu Vardır

Ekibinizi sadece dinlemeyeceksiniz aynı zamanda onlara duyduklarınızı da paylaşacak ve şirket hedeflerine hep beraber yürüyeceksiniz.

Ekibi Yönlendirecek Teknik Bilgisi Olmalıdır

devam edecek...






Rakamlarla Twitter

Twitter Mart 2006 da Jack Dorsey, Evan Williams, Biz Stone ve Noah Glass tarafından oluşturulup Temmuz 2006 da lansmanı yapıldı.

15 cak 2009 da US Airways uçağı Hudson nehrine zorunlu imiş yaptığında paylaşılan bir resim aslında dünyanın da kaderini ve alışkanlıklarını değiştirecekti. Çünkü yerel basından önce herkes haberi twitter'dan öğrendi.

3900 personeli olan twitter'ın 330 milyon aktif kullancısı bulunmaktadır. Bugüne kadar toplam 1,3 milyar hesap oluşturulmuştur. Bu hesapların %44'ü herhangi bir tweet atmadan hesaplarını kapatmışlardır.

Yalnızca 550 milyon insan tweet atmıştır.

Log-in olmadan twitter'ı ziyaret eden insan sayısı 500 milyondur.

Kullanıcıların %80 i twitter'ı mobil uyglamadan kullanmaktadır.

391 milyon hesabın takipçisi yoktur.

108 milyon takipçi ile en çok takipçisi olan kişi Katy Pery'dir.

Dünya liderlerinin %83'ünün twitter hesabı vardır.

Twitter'da 23 milyon hesabın bot olduğu tahmin edilmektedir.

Her gün 500 milyon tweet atılmaktadır. Saniyede 6000 tweet.




Uber mi Taksi mi?

Güncel tartışmalardan birinde biz de yerimizi alalım hadi. Dünya hızla globalleşiyor. Artık hemen hemen bütün markaların mobil uygulamaları var olmayanlar da hızla dijital dünyada yerlerini almak için çabalıyorlar.

Uber tüm dünyada bir rüzgar estirdi ve bu rüzgar en çok Amerika'da hissedildi. Çünkü Amerika vahşi kapitalizm var ve bu kapitalizm günü geldiğinde taksi plakası sahiplerini de yemeyi bildi. Ama şimdi gel gelelim Türkiye gibi ülkelerde bu Uber başa bela oldu. Çok güçlü bir taksici lobisi var. Oy telaşı var. Ayaklanma riski var. Tehditler var. Hatta tehditlerin gerçeğe dönüşmesi var.

Ben Uber kullandım ve deneyimlerimden bahsedecek olursam da çok memnun kaldım. Öncelikle çağırıyorsunuz ayağınıza geliyor. Genellikle lüks minibüsler. İster yalnız olun ki yalnız olduğunuzda kendinizi tv lerde gördüğünüz ünlüler gibi hissediyorsunuz isterseniz de 10 kişilik grup olun. Uber şöförü kesinlikle sizin kaç kişi olduğunuza takılmıyor. Arabada sigara içmiyor. Camı açmıyor. Ödemenizi isterseniz kredi kartınzıdan yapıyorsunuz ve otomatik çekiyor. Para alışverişi yapmıyorsunuz. Taksicinin gereksiz samimi olma ve muhabbet etme çabalarından uzak duruyorsunuz.

Klima açmayan taksiciler.

Bozuk parası yok diye eksik para üstü veren taksiciler.

İçi kötü kokan arabalar.

Sigara içen taksiciler.

Yandaki araba ile yarışıp küfür eden taksiciler.

Kısa mesafe minimum 10 TL olmasına rağmen hala kısa mesafe gitmek istemeyen taksiciler.

Trafik var ben o sokağa giremem diyen taksiciler.

Siyaset konuşan taksiciler.

Tamam Uber yasaklayalım. Ama taksilere de bir standart getirelim. Taksiciler odası Uber şoförlerini tehdit ederken gayet rahat peki taksicilere bir yaptırım düşünür mü?

Ya da devletimiz taksilerde yasal düzenlemeler yapar mı önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Rakamlarla Tesla

Tesla Motor Kuruluşu
1Temmuz 2003

Tesla'nın ilk Arabasını Tanıtımı
19 Temmuz 2006

Tesla Personel Sayısı
14.000

Tesla Sahiplerinin Yeni Bir Tesla Alma Oranı
%91

Tesla'nın Piyasa Değeri?
60 milyar $

Dünya Üzerindeki Tesla Süper Şarj İstasyonu Adedi
1.000

Dünya Üzerindeki Tesla Süper Şarj Adedi
6.500

Tesla 2016 Geliri
7 Milyar $

Tesla 2017 Geliri
11,8 Milyar $



28 Maddede Starbucks

İlk Starbucks'ın Açıldığı Yıl
1971

Starbucks'ın ilk Açıldığı Yer
Pike Place Market in Seattle Washington

Starbucks Kaç Ülkede Var
76

Dünyada Kaç Tane Starbuck Mağazası Var
28.039 (25/01/2018 Verileri)

Amerika'da Kaç Tane Starbucks Var
7.559

Çin'de Kaç Tane Starbucks Var
3.300

2015 Yılında Açılan Yeni Mağaza Sayısı
1.667

Starbucks'ın Kaç Çalışanı Var
300.000 den fazla

Amerika'daki Starbucks Çalışanı
157.000

Starbucks Sadakat Programı Üye Sayısı
14,9 milyon aktif kullanıcı

2017 Yılı Starbucks Geliri
22,4 milyar Dolar

2016 Yılı Starbucks Geliri
21,3 milyar $

2015 Yılı Starbucks Geliri
19,2 milyar $

2014 Yılı Starbucks Geliri
16,4 milyar $

2013 Yılı Starbucks Geliri
14,8 milyar $

2012 Yılı Starbucks Geliri
13,2 milyar $

2011 Yılı Starbucks Geliri
11,7 milyar $

Starbucks'ın  toplam Tahsilatı İçindeki Mobil Payı
%30

Toplam Satışlar içindeki İçecek Satışları Oranı
%73

Toplam Satışlar içindeki Yiyecek Satışları Oranı
%19

Metrekare Başına Starbucks Geliri
781 Dolar

Amerikada'ki siparişlerinin içindeki Mobil Sipariş Oranı
%9

Temmuz 2016 İtibariyle Starbucks'ın Piyasa Değeri
82 Milyar $

Amerika'da Mobil'den Verilmeyen Sipariş Oranı
%70

Amerika'daki Ödemeler içindeki Mobil Ödeme Payı
%12

Çin'deki Ödemelerin içindeki Nakit Olmayan Ödemeler
%80

Çin'deki Starbucks Sadakat Programı Üye Sayısı
7 milyon

Çin'deki Müşteriler Arasındaki Mobil Uygulama Kullanma Oranı
%90






26 Haziran 2018 Salı

Starbucks 2019 Yılında 150 Tane Şubesini Kapatıyor


Çoğumuz düşünüyoruzdur Starbukcs gerçekten her yerde var mı diye? Ama şimdi satışların azalmasından dolayı dünyanın kahve imparatoru 150 tane mağazasını 2019 yılında kapatacağını belirtti. Bu rakam her yıl kapanan mağaza sayısının yaklaşık 3 katı.

Salı günü Starbucks'ın yatırımcılara açıklamasında, özellikle büyük şehirlerde çok fazla mağazamızın olması birbirlerinin işlerini baltalamaktadır. Şirket son tahmininde mağazaları için satışlarının artış oranını azaltarak %1 e çekmiştir, ama bu artış yatırımcıların beklentisinin altında kalmıştır. Buna ilave olarak şirket mevcut mağazalarının kapatmasının yanında yeni açılması muhtemelen bir çok alana da lisans vermemeyi düşünmemektedir. Özellikle otel lobileri ve hava alanları gibi.

Bunun yanında 2019 yılında Starbucks Amerika içindeki toplam mağaza sayısını arttırmayı hedeflemektedir. Bunun yanında Starbucks müşteri sadakat programının gelişmesine, mobil siparişi arttırmaya menüsüne yeni şeyler eklemeyi ve çay menülerini yeniden gözden geçirerek satışlarını arttırmayı hedeflemektedir.

Şirketin CEO su Kevin Johnson CNBC'ye yaptığı bir konuşmada hedeflerini anlatırken diyor ki "Müşterilerimizin ihtiyaçlarını anlamada ve önceliklerimizi belirlemede hızlı olmak zorundayız." Geçtiğimiz yıl bir çok aksiyon alarak şirketimizin pozisyonunu güçlendirip, temel değerlerimize tutunarak yatırımcılarımız için uzun vadeli değer yaratmaya odaklandık.

Günün sonunda  Strabucks tüm dünyada 22.000 lokasyonu vardır. Sadece New York'da 300 mağazası bulunmaktadır. 150 tane şubeyi kapatmak şirket için akıllıca bir hamle olabilir, ama unutulmaması gerken bir şey var ki o da Starbuck'ın her köşede bir mağaza olduğu düşüncesinin akıllardan çıkmaması.

Yazının orjinaline buradan ulaşabilrisiniz.

25 Haziran 2018 Pazartesi

Mutlu Bir Çalışma Ortamı Yaratmak için Yapılması Gereken 7 Madde


Şimdi size desek ki çalışma ortamında yakalayacağınız mutluluk çalışanlarınızın performansına yansıyacak bize inanır mısınız?

Bu söylediğimiz her ne kadar ütopik gelse de çalışmalar göstermektedir ki çalışan mutluluğu ile performans arasında doğrudan bir korelasyon bulunmaktadır.

Şöyle bir örnek verelim;

Mutlu çalışanlardan oluşan bir şirketin performansı rakiplerinden %20 daha iyi ve mutlu satış temsilcileri %37 hedeflerine %47 daha yakınlar, sizce bunlar azımsanacak oranlar mı?

Mutlu Personelleri olan İşletmeler rakiplerinden %20 daha iyi 
Performans Sergiliyorlar

Peki, siz şimdi düşünüyorsunuz, Bu harika bir haber Mustafa, gerçekten hiçbir şeyden taviz vermeden daha iyi bir çalışma ortamı yaratamak mümkün mü?

Tamam, bugün şanslısınız, çünkü bu yazımda size bunun mümkün olduğunu göstermekle kalmayacağım aynı zamanda aynı zamanda sizinle mutlu ve daha verimli bir çalışma ortamı yaratmak için yapmanız gereken 7 maddeyi paylaşacağım.

1 ) Sürekli Övgü ve Farkındalık Bildirme

Amerika'da çalışanların istifa nedenlerinin en başında takdir görmeme yer aldığını biliyor musunuz? Evet, bu bir gerçek.

Öyleyse çalışanlarınızın sürekli övgüyü hak ettiklerini ve sizin onların farkında olduğunuzu gösterecek olan nedir?

Bunu kolaylaştıracak bir sistem oluşturmalısınız.

Her cuma günü bütün çalışanlarınızla bir araya gelip haftanın en iyi çalışanını ve başarısını belirtip onun başarısından hem sizin farkında olduğunuzu belirtmeniz hem de diğer çalışanların önünde onu onore edeceğiniz bir sistem.

Haftalık bu ritüel size fazla geliyorsa o zaman aylık ya da çeyreklik dönemlerde başarılı personellerinizi ödüllendirebilirsiniz. Tabi ki bu ödüllendirme yalnızca maddi ödüllendirme olmamalı aynı zamanda bunun iletişimini de iyi bir şekilde yapıyor olmalısınız.

Bunun yanında benim önerim kesinlikle hazırlıksız övgüdür. Yani kimsenin beklemediği bir zamanda başarılı personelizin övmeniz ona sağlayacağınız bir çok maddi ödülden daha fazla etki yaratacaktır. Mesela tüm şirkete bir email yollayın  ya da personelinize el yazınızla bir not bırakın. Beklenmeyen jestlerin her zaman büyük olur.

2) İşinizi Anlamlı Hale Getirin

Hiç kimse yaptığı işin önemsiz olduğunu düşünmek istemez.

Eğer işinizi anlamlı kılmak istiyorsanız, şirketinizin neye hizmet ettiğini bilip sizin bu organizasyon içindeki yerinizi ve şirketin hedeflerine giderken ne kattığınızı bilmeniz gerekir.

Her pozisyondaki kişinin rolünün tam oalrak belirlenmesi ve bu role bağlı olarak da şirketin hedeflerine giderken bireylerin kattığı değerlerin belirlenmesi önem arz etmektedir. 

Sigorta şirketi gibi emtia değil de hizmet sektöründe bile olsanız yine de somut amaçlar edinebilirsiniz.

Zappos bu konuda güzel bir örnektir. Ayakakbı ve kıyafet satan online aşışveriş merkezidir, ama misyonları igi çekicidir. "Mutluluk ulaştırır". Zappos da işe başlayan herkes ilk iki hafta müşteri çağrıları alır hangi departmanda çalışacağından bağımsız olaraka. bu şirkette çalışan herkesin şirket amacını anlamasını sağlar "mutluluk ulaştırmanın" ne demek olduğunu.

3 ) Anlamlı İkramiyeler Önerin

aylı otomatik ödemelerinizin çalışanlarınızı memnun edeceğinizi düşünüyorsanız yeniden dşünün derim. En son çalışmalar 16 eşsiz yan hak ödemenisinin çalışanları maaş artışından daha memnun ettiğini ortaya koymuştur.

O zaman çalışan memnuniyetini arttıracak olan yan haklar neler olabilir diye bakalım, mesela özel sağlık sigortası, çocuk bakım ödeneği, limitsiz izinler.

Yukarıda saydıkalrımı yağın bakın çalışanlarınızın nasıl mutlu olacaklar, bana inanmıyorsanız Google, Facebook ve Apple gibi şirketlerin çalışanlarını mutşu etmek için neler yağtığına bakın.

4 ) Takımınızın Kişisel ya da Profesyonel Gelişimine Yatırım Yapın


5 ) Eğlenceli Organizasyonlarla Ekibinizin Etkileşimini Arttırın

6 ) Sağlıklı Yaşamı Teşvik Edin

7 ) Güven Oluşturun




Yazının orjinaline buradan ulaşabilirsiniz.













22 Haziran 2018 Cuma

Futbol’da Mali Krizin Resmi*




Ülkemizdeki halka açık dört büyük spor kulübünün sadece kısa dönem pasif toplamı bütün aktif toplamından daha büyük. Bu finansçı olmayanlar için ne ifade ediyor? Yani elde avuçta ne varsa satsalar yine de bir sene içinde ödemeleri gereken borçlarını ödeyemiyorlar, tabi ki bu durumda uzun dönem borçlarını hesaba bile katmıyoruz. Türkiye’deki futbol takımlarının neredeyse tamamının finansal krizde olduğu büyük bir sır değil, fakat bu durumun bilincinde olmayan taraftar sayısı oldukça fazla.
Artık kesilmesi gereken bir koldan çok daha fazlasıyken yönetimler hala transfer, şampiyonluk ve kupa baskısı ile karşı karşıya kalıyor. Bunun neticesinde borç batağında ve gelecekte elde edeceği gelirler bile bankalara ipotekli olan kulüpler daha da fazla borca girerek piyasa değerinin çok üstüne Avrupa kariyeri elde etmiş oyuncuları Türkiye’ye getirmeye çalışıyor. Sportif başarı garantisi olmadığı için rasyonel hiçbir insanın normal şartlar altında yapmayacağı bu yatırımı yönetimler baskı ile yapmak zorunda kalıyor. Bu bahsettiklerimizin hepsini futbol ile yakından ilgilenen herkes biliyor, peki bu neden kabul görmüş ve hayatımızın bir parçası olmuş durumda? Neden televizyondaki ekonomi programlarında konu futbol kulübü hisselerine geldiğinde ekonomistler “onlar sayılmaz” diyebiliyor. Ya da neden şirketleşmiş futbol kulüplerden mevcut finansal yapılarına istinaden iflasları istenmiyor? Çünkü herkes arkalarında milyonlar olduğunu, ve bu takımların batmasına kimsenin göz yummayacağını biliyor. Peki bunun garantisi de sportif başarı garantisi gibi midir?
Futbol takımlarımızın içinde bulunduğu finansal krizin olası bir finansal faciaya dönüşmemesi için alınması gereken önlemler var. Fakat öncelikli olarak üzerlerindeki taraftar baskısının azalması ya da tüm baskılara rağmen finansal başarı hedefi belirlenerek radikal kararlar alınması gerekiyor. Vizyoner ve ülke futbolunun gelişmesini isteyen her yönetici, üzerindeki baskıdan kurtulduktan sonra günü kurtarmaya yönelik çalışmalardan ziyade uzun vadeli somut neticelerinin en az 5 ile 10 yıl arasında görülebileceği kararlar vermeye başlayabilirler. Bizim yönetimlerimiz ve teknik kadromuz için de çare Avrupa’daki takımların başarı kriteri ile aynı olmalı. Önem sırasına göre;
1- Mali yapıyı koru,
2- Altyapıdan oyuncu yetiştir,
3- Sportif hedefler doğrultusunda başarı elde et.
Öncelik her zaman para. Mali krizde olan bir işletmenin size olumlu bir sonuç getirmesi mümkün olmayacaktır. Örnek alınması gereken ülkelerdeki futbol kulüpleri için ilk ve en önemli hedef tutarsız mali kararlardan sakınmak ve mali yapıyı bozmamaktır.
Mali yapınızı garantiye aldıktan sonra sıra altyapıya yatırım yapmada. Kulübü kara geçirecek ve ekstra maliyetlerden koruyacak olan en önemli unsur bu yatırım olduğu halde bizde sadece zorunluluktan ve minimum efor ile yapılmaktadır. Fakat yine incelememiz gereken yapılara baktığımızda ana amaçlardan birinin oyuncu yetiştirmek olduğunu görebiliriz.
Son olarak da sportif başarı. Eğer mali yapını koruduysan, ve futbolcu yetiştirip bu oyuncuları A takımına çıkarabiliyorsan şimdi sportif başarıları gerçekleştirebilirsin. Avrupa’da önde gelen kulüp yöneticileri takımı teslim ettikleri teknik ekibe bu önceki iki unsur olmadan elde edeceği sportif başarıları başarıdan saymıyoruz diyebiliyor. İşin güzel kısmıysa bunu taraftarların da bilinçli bir şekilde desteklemesi.
Bu önem sırasına göre sıraladığımız hedefler teoride kolay fakat pratikte imkansız gibi görünse de aslında çoğunluk tarafından kabul edildiğinde bunu gerçekleştirmenin o kadar da zor olmadığını herkes görebilir. Bu devrim hem finansal açıdan takımlarımızı garantiye alacak hem de her geçen gün ilginin daha da çok azaldığı ülke futbolunda canlanmayı sağlayacaktır.


*written by Bedrettin Kınacı

21 Haziran 2018 Perşembe

Daha Mutlu çalışma Ortamı



Daha mutlu bir çalışma ortamı oluşturmak istiyorsanız durmayın aşağıdaki maddelere göz atın. Unutmmanız gerekir ki hiç bir personel vazgeçilmez olmadığı gibi hiç bir patron ve hiç bir şirkette vazgeçilmez değildir. Öyle olsa Google'dan Facebook'tan kimse ayrılmazdı.

Haydi bir göz atalım maddelere;

Çalışanlarınıza Güven Verin

her açlışan patronu ya da iş arkadaşları tarafından değer görmek ister. Çalışanlarınıza onların duymak isteyecekleri sözleri söylemekten çekinmeyin, örnek olarak " Süper iş çıkardın" ya da " Çalışmandan çok memnunuz" ya da " İşe olan yaklaşımından çok memnunum" yada  " Ekibimizde senin gibi birisi olduğu için çok şanslıyız" cümleleri çalışanlarınızın işlerine daha çok bağlanmalarını ve daha sıkı çalışmalarını sağlayacaktır. İstediğiniz de bu değil mi zaten ?

Gülümsemenizi Yayın

Daha iyi bir çalışma ortamı yaratmak için yapabileceğiniz en basit yol gülümsemektir. Gülümsemek mutluluk yayar. Gülümseyince ve merhaba deyin ya da nasılsınız demekten çekinmeyin, sonra da kenara çekilip iş yerinizdeki motivasyonun artışını izleyin.

Başarıyı Kutlayın, küçük ya da Büyük

Başarı duyurulmalı ve kutlanmalı. Küçük ya da büyük başarı ayrımı yapmaksızın toplantılarda bu başarılardan bahsetmekten ya da iş arkadaşlarının yanında çalışanlarınızı onore etmekten çekinmeyiniz. Özellikle doğum günlerini, yıl dönümlerini terfileri ve bu gibi kişisel ve genel önemli olayları kutlamaktan çekinmeyin. hem çalışanlarınızla hem de personelinizin kendi arasında kaynaşmasını arttıracaktır.

Ses Tonunuzu Ayarlayın

Çok sık karşılaşılan bir durumdur herhangi bi rçalışanınızla anlaşimazlığa düştüğünzüde sesinizin tonunu olması gerektiğinden daha çok sert ve yüksek bir şekilde karşı tarafa göstermeniz. Sizin bu yaklaşımınız karşı tarafta travma sebep olabilir. Bu tarz durumlardan ka.ınmak adına savunmaya geçmek yerine size önerilen fikre enteresan ya da ne demek istediğinia nlıyorum ama diye başlayrak kaşınzıdakini kırmadan ilerleyebilirsiniz.

Hem yaratıcılığı öldürmemiş olursunuz hem de çalışanlarınıza daha yi bir çalışma alanı oluşturmuş oalcaksınız.

Sosyal işlerin Kollektif Çabalar

Toplum için bir şeyler yapan herkes kendini daha güçlü hissedecektir. bir tkım olarak ya d aorganizasyon olarak bir işin içinde yer alırsanız daha mutlu çalışanlarınızın olması içten bile olmayacaktır. Üretkenliği arttıracaktır, verimliliği ve çalışanlarınızı daha çok çalışmaya itecektir. Alın size bir tane daha kazan - kazan fikri.

Yazının orjinaline buradan ulaşabilrisiniz.


Organizasyon Bütçenizi Rahatlatmak için 5 Yöntem

Organizasyon profesyonelleri için en zor başlıklardan bir tanesi muhtemelen bütçedir. Eğer planladığınzıdan daha az bir bütçeniz varsa bazı maliyetlerinizi azaltmanız gerekecektir ama bunu yaparken de organizasyonunuzun kalitesinden ve içeriğinden olabildiğince az ödün vermeniz gerekecektir. 

Öyleyse aşağıdaki 5 madde işinizi görmenize yardımcı olacaktır. Yazının orjinali için de buraya tıklayabilirsiniz.

Sponsor Arayınız

İlk ve en önde gelen maddemiz sponsporluk aramak olacaktır. Özellikle organizasyonununuzun içeriği ile ilgili firmalardan sponsorluk arayışınıza girerseniz o firmalar için de iyi bir reklam fırsatı oalcaktır, özellikle sektörün liderleri ile görüşmelisiniz. Kazan Kazan anlaşması ile hem sponsor firma reklamını yaparak fayda sağlayacak hem de siz organizasyonunuzun maliyetlerini azaltmış oalcaksınız. 

Öneri : Sponsor firmanın herhangi bir yetkilisi izleyicilere birebir iletişim kurmak adına konuşma yapmak isteyebilir bu noktada da onlara program akışı içinde yer vermekten çekinmeyiniz.

Misafir Konuşmacılara Daha Az Ödeyin

Kendinize sorun gerçekten alanında 1 numaralı konuşmacının sizin organizasyonunuza katışamsına ihtiaycını zvar mı? Öncelikle ulaşım ve konaklama masraflarından kaçınmanız adına kendi şehrinizde yaşayan bir konuşmacı ile irtibata geçmelisiniz. Eğer seyahat edip konaklayacak bir konuşmacınız oalcaksa 5 yıldızlı otelde kalması sizin için zorunlu mudur? 5 yıldızlı bir otelde full panysiıon konaklamasındansa konuşmanın yağılacağı lokasyona yakın bir yer de iyi bir otelde kalmasında sakınca olmamalıdır.

Yeme İçme Masraflarınızı Azaltın

Eğer misafirlerinizin oturup fix menu üzerinden yemelerini içmelerini istiyorsanız bence bir kere daha düşünün. Fix menu yerine açık büfe tercih ederseniz kesinlikle daha az ödeyeceksiniz. Hatta çerez veya ordövr tabağı ile daha da ucuza getirebilrisiniz. Eğer fix menu sunmanız zorunlu değilse yeniden düşünmenizde hiçbir sakınca olmaycaktır.

Unutmayın; olduğunuz şehirde gerçekten ünlü restoran ve barlar varsa katılımcılarınız oralara gitmek isteyeceğinden yemek servisini en basite indirgemenizde sakınca olmayacaktır.

Mekanı Daha düşük fiyata Kiralayın

Organizasyonunuz için mekan arayışınızda kesinlikle pazarlık yapmaktan çekinmeyiniz. Öncelikle civardaki bütün mekanlardan fiyat alabilirsiniz sonrasında da sıkı bir pazarlıkla istediğiniz fiaytlara gelmeniz için bir problem gözükmemektedir.


Dijital Olmayı Deneyin

Organizasyonunuz için hala broşür mü dağıtıyorsunuz, gerçekten gereksiz bir harcamanız var hem de çok gereksiz. Fiziksel reklam harcamalarınzıdan kısmanıza gerek yok ancak unutmayın ki dijital platformlardaki aktivitelerin geri dönüşleri kesinlikle daha fazla oalcaktır.