24 Ekim 2018 Çarşamba

Küçük İşletmeler için 15 Pazarlama Önerisi

Evet geçen yazımızda Halloween dan ve harcamalarından bahsetmiştik. Şimdi de iş yeri sahibi olarak bu harcamalardan en büyük payı almak için nasıl bir pazarlama stratejisi izlemeniz lazım onu konuşalım. Elbette ülkemizde Halloween Amerika'daki gibi bir ekonomi yaratmıyor ama biz Halloween diyelim siz alın başka yerde kullanın bu stratejileri.

1- Küçük Yarışmalar Düzenleyin

Halloween da insanlar kendi tasarladıkları kostümleri giyiyorlar ya da bir kabağı süslüyorlar da ya da değişik yemekler yapıyorlar. Peki o zaman bir yarışma açın ve insanlara yaratıcılıkları sergileyebilecekleri bir alan oluşturun. İsterseniz dijital ortamda isterseniz de gerçekten kendi lokasyonunuzda insanları bir araya getirin ve onlara tasarımlarını sergileme imkanı verin. Eğer tasarımlarında sizin ürünlerinizden birini kullanacak olurlarsa para kazanıyor demektir.

2- Ürünlerinizi Halloween Temalı Projelerle Öne Çıkarın

Eğer sizin ürünlerinizin Halloween temalı yaratıcı ürünlerde kullanılma ihtimali varsa durmayın. Ekim ayı konseptinizi bu ürünlerin üzerine kurun ve ilgili ürünleri öne çıkarın.

3- Hashtag

Hashtag'lerin gücünü hiç hafife almayın. Oluşturacağınız ilgi çekici hashtag'lerle insanların twitter ve instagram'da dilediğince paylaşım yapmasını sağlayın.

4- İşyerinizi Dekore Edin

Böyle zamanlarda işyerinizi konsepte uygun dekore etmeyi sakın küçümsemeyin. Fiziksel ya da dijital dükkanınızın dekorasyonu Halloween'a uygun olsun. Böylelikle ziyaretçilerin ilgisini dah açok çekeceksiniz.

5- Menünüze Sonbahar lezzetleri Ekleyin

İçecek ya da yiyecek satan her işletme, mevsimsel lezzetleri menüsünde bulundurarak ekstra getiri sağlayacaklardır. Siz de sonbahar lezzetlerini menünüze ekleyin. Mesela menünüzde sadece sonbahara özel bir kaç ürün kesinlikle bulundurun.

6- İlgi Çekici Bir Video Hazırlayın

Videolar markanızın mesajını insanlara aktaracağınız etkili bir yöntemdir.

7- Diğer Yerel İşletmelerle Özel Organizasyonlar için Ortaklık Yapın

Eğer sizin bölgenizde gerçek anlamda bir kutlama organizasyonu yapılmıyorsa durmayın hemen organizasyonu üstlenin. Ama neden tek başınıza yapasınız? Örneğin ebeveynleri eğlenirken çocuklar için de bir anaokulu ile anlaşıp hem aileleri mutlu edebilir hem de kesinlikle tercih sebebi olursunuz.

8- Temalı Ürün Paketleri Oluşturun

Eğer ilgili güne özel temalı ürünleriniz varsa bunların paketlerini değiştirin ve diğer ürünlerle beraber indirimli şekilde alınabilecek kampanyalar düzenleyin.

9- Parti Yapın

Düzenleyeceğiniz bir parti insanların sizin işletmenizi ziyaret etmesi için harki bir sebep oluşturacaktır. İnsanlara partinizde eğlenirken ücretsiz içecek ve yiyecek sunabilir bu sırada da onların yapacağı alışverişten para kazanacaksınız.

10- Markalı Ürünlerinizi Dağıtın

Özellikle çocuklara temalı ürünlerinizi güzel kostümler içinde armağan edin.

11- Farklı Lokasyonlarda Ürünlerinizi Dağıtın

Ürünlerinizi dağıtmak için müşterilerin sizin işletmenize gelmesini beklemeyin, siz onlara gidin ve her nerede iseler onlara ulaşıp bir şekilde markalı ürünlerinizi onlara ulaştırın.

12- Logolu Çantalarınızdan Bastırın

Logolu çantalarınızdan bastırın ve insanlar o gün sizin çantalarınızı taşıyıp her dolaştıkları yerde sizin reklamınızı yapsınlar.

13- Sonbahar Temalı İşlerde Bir Araya Gelin

Sonbaharda insanların sıklıkla katıldıkları organizasyonları belirleyip sizden alışveriş yapanlara indirim kuponları verebilirsiniz mesela. Bu hem sizin bilinirliğinizi arttıracak hem de sizin daha çok insana ulaşmanızı sağlayacaktır.

14- Markanıza Halloween Teması Ekleyin

Popüler Halloween sembollerini kullanın, en kolay ve en etkili yol. Böylelikle markanızın bir anda Halloween organizasyonunun içinde yer aldığını göreceksiniz.

15- En Beğendiğiniz Halloween Projesine Sahip Müşterilerinizin Projeleri Re-post Edin

Sosyal medya hesaplarınızdan yapabileceğiniz en kolay işlerden bir tanesi de müşterilerinizin paylaşımlarını inceleyerek en beğendiklerinizi Re-Post etmeniz olacaktır. Etkisinin nasıl olduğunu kısa zamanda göreceksiniz.



















23 Ekim 2018 Salı

Muhasebe Skandalları


Source: Accounting-Degree.org

Halloween 2018




Evet bir Halloween daha geldi çattı. Biz olayın ne kostümlerindeyiz ne de bal kabaklarında çok iyi biliyoruz ki her yıl olduğu gibi bu yıl da Halloween da astronomik harcamalar olacak ve Amerikan ekonomisi çok ciddi bir volatilite yaratacaktır. Haydi şimdi biraz rakamlara bakalım:

Bu yıl Halloween harcamalarının 9 milyar dolar olması bekleniyor evet yanlış duymadınız 9 milyar dolar. Ortalama bir kutlayıcının 86,79 dolar harcaması öngörülüyor geçen yıla kıyasla daha fazla (86,13 Dolar) yaklaşık 175 milyon Amerika'lını Halloween'ı kutlaması bekleniyor.

Harcamaların büyük kısmını şeker harcamaları alırken ikincilikte kostüm ve dekorasyon harcamaları en sonda da tebrik kartı harcamaları yer almaktadır.

Gerçekten büyük bir ekonomi, Halloween ekonomisi.

2018 Yılında Müşteri Deneyimine Odaklanmış 10 Şirket



Bazı şirketler müşteri deneyimindeki başarıları ile adlarından söz ettirirken bazıları da müşteri deneyimine takıntılı olmaları ile meşhurdur. Bu markalar kişisel deneyimleri bir üst seviyeye taşımış, harika avantajlar ve kalite ürünler sunmaktadırlar. Aynı zamanda müşterilerini dinlemektedirler ve data ve teknolojiden faydalanmaktadılar, ve böylece müthiş bir müşteri deneyimi yaratarak, müşteri ile marka arasında farklı bir etkileşim oluşturmaktadırlar.

Şimdi 2018 yılında müşteri deneyimini takıntı haline getirmiş şirketleri ve müşteri en öne koyan altın standartları bulabilirsiniz.

Ritz Carlton

Ritz Carlton ismi bile başlı başına gayet sofistike olamkla beraber, çalışanları hizmet kalitesinin marka ismine layık olması için ellerinden geleni fazlasıyla yapmaya çalışmaktadırlar. Ritz Carlton müşteriyi önceliklendiren ve kişisel müşteri deneyimini en yukarıya çekecek şekilde çalışması ile bilinen bir markadır. Şirketin temek hedefi müşterilerle personel arasında görünmeyen bir bağ kurarak müşterilerin tarifsiz bir hotel deneyimi yaşamasına odaklanmaktır.



BufferApp

Sosyal medya yönetimi uygulaması Buffer müşteriler tarafından destekleyici bir hizmet veryor ve adına mutluluk ekibi deniyor. Buffer ekibi sürekli müşterileri ile temas halinde ve olası problemleri ivedilikle adresleyip çözüm üretmeye çalışan bir şirket. Şirketin yaptığı her işte öonceliğini kesinlikle müşteriye veriyor olması ve her çalışanın amacının mutlu müşteriler olması şirketi müşteri memnuniyetine takıntılı yapıyor.




Trader Joe’s

Trader Joe müşterileri markaya tutkulu bir şekilde bağlıdırlar ama bunun için elbette Joe Joe kurabiyelerinden fazlası olması gerekiyor. Müşteri memnuniyetinde en üst sırada yer alan firmanın bu başarısının altındaki temel etken çalışanların müşteri memnuniyetine odaklanmasından kaynaklanıyor.




Harley Davidson

Bir Harley Davidson satın aldığınızda Harley ailesinin ömür boyu üyesi harley ailesinin ömür boyu üyesi haline geliyorsunuz. Müşteriler 325 bin üyeli Harley ailesinin parçası haline gelmek için cesaretlendiriliyor. Harley ailesi müşterileri birbirleriyle bağlamakla beraber aynı zamanda motorsikletlerin bakımı ve diğer konularda da kullanıcılar arasında bir bağ oluşturuyor. Harley Davidson şunu çok biliyor motorsiklet almak pahalı bir şey ve bu nedenle müşteri memnuniyetini her şeyin önünde tutarak bir ömür boyu markalarının arkasında durmalarını sağlıyor.




Amazon

filmleri ve market alışverişlerin de içerecek şekilde ücretsiz 2 gün kargo imkanı sunan Amazon Prime her alanda müşterilerinin hayatını kolaylaştırmayı hedeflemektedir. Şirket müşterilerin problemlerini çözmek adına daima bir yenilik ve gelişim içindedir. En önemlisi de müşterilerle sürekli iletişim halinde olan bir ekiple mevcuttur bu ekip herhangi olumsuz bir durumda müşteriye hediyeler yollayabilmekte ya da ücretsiz Prime üyeliğini uzatabilmektedir.




Costco

Çalışanlarını iyi eğittiği için Costco mağazanın kapısından giren her müşterisi için müşteri odaklı bir deneyim sunabilmektedir. Firma satın alma zamanına ve yerine bakmaksızın limitsiz bir şekilde iade edilen her şeyi kabul etmektedir. Bunun yanında Costco müşterilerin mağaza içindeki beklentilerini dinlemekte, otomatik ve kolayca yüklenebilen kuponları müşteriye sunmakta, ve geri çağırılan ürünler için o ürünleri satın alan müşterilerle irtibata geçebilmektedir. Firma büyük indirimler sunmasına rağmen bu indiirmlerin maliyetini kesinlikle müşteri deneyimine yansıtmamaktadır.

Zappos 

Zappos müşteri deneyiminde her zaman en iyi şirketlerden biridir ve 2018 yılında da bu durum değişmemiştir. Firma müşterilerine artan bir şekilde şükranlarını sunmaktadır. Bu durumda firmayı müşterilerine süprizler yaparak ve onları memnun ederek müşterileri ile bir bağ kurmayı hedeflemektedirler. Mesela bir müşteri bir problemi için firmayı aradığından arkadan ağlayan bebek sesi duyan çalışanlara müşterilere bebek battaniyeleri yollamaktadılar. Ayrıca ülke çapında bir çok programlara, canlı müzik dinletileri ve happy hour saatleri yaparak müşteri ile sağlam bağlar kurmaktadırlar. 

Dollar Shave Club 

Güzellik ürünleri sektöründe çok ciddi bir rekabet vardır ancak Dollar Shave Club müşteriyi odağına aldığı için diğer firmalardan farklılaşmaktadır. Şirket teknolojiden faydalanarak müşterilerin satın alma sebepleri ve alışkanlıklarını anlamaya çalışmaktadır. Bütün çalışanların tek odak noktası şirketin mottosunda da yazdığı gibi "Biz duruma göre hareket etmiyoruz, müşteriye göre hareket ediyoruz."

Disney 

Disney ucuz olmamasına rağmen insanlar Disney için sunduklarına sahip olabilmek için yüksek tutarlar ödeyebilmektedirler. Disney çalışanlarını özellikle çocuk müşterilerine ismiyle hitap etmeleri için eğitmektedir. Bu durum her yaştan insaı Disney'in büyüsünü fazlasıyla yaşamasını sağlamakta ve eşsiz bir deneyim yaratmaktadır.

Netflix 

Bu yayın devi firma müşterilerini tanımaya odaklanmıştır. Netflix binlerce datayı toplayarak müşterilerine en kişisel öenerileri sunmaya çalışmaktadırlar. Bu datayı kullanarak müşterilerinin hoşuna gidecek dizileri ve ödüllü filmleri önermektedir. Müşterilerinin gereksinimlerini anlayan Netflix, onların en sevdiği yayıncı firma olarak bütün müşterileri tarafından sevilmektedir.

Yazının orjinaline buradan ulaşabilirsiniz.














Neden Blog Yazmalısınız

Her şey hakkında blog yazabilirsiniz, yemek tarifleri, eğitim videoları, moda, kitaplar, tarih, siyaset, spor, güncel olaylar, bilim... listeyi daha da uzatabilirsiniz.

Peki araştırmalarınızı neden blog haline getirmeniz gerektiği hakkında konuşalım o zaman.

Blog nedir? Kendi web sitenizde ya da herhangi bir web sitesindeki size ait sayfayı düzenli olarak güncellemektir.

Bazı insanlar blogları online günlük ya da ajanda olarak kullanıyorlar. Bazı insanlarsa ürettikleri içeriklerle web sitelerinin trafiğini arttırmaya çalışıyorlar.

Araştırmalarınızla ilgili blogunuzun olması yalnızca adınızın internette aratıldığında kolayca bulunmasını sağlamayacak aynı zamanda size sayısız fayda sağlayacaktır.

Şimdi neden blog yazmanız gerektiğine dair 4 temel maddeyi inceleyelim.

1- Yazım yeteneğinizi geliştirecektir

Yazı yazmak göründüğünden daha zordur. Zaten zaman zaman yazmayı deniyorsanız bunun ne kadar zor olduğunu da biliyorsunuzdur.

İşte blog yazmak sizin yazım yeteneğinizi nasıl geliştirecek beraber bakalım:

Rutini oturtmak - sağlıklı bir şekilde yazı yazmayı adet edinirseniz akademik konularda ya da yaratıcı yazılarınızda bu sizin yazma yeteneğinizi geliştirecektir. Peki yazım yeteneğinizi geliştirmek için blog yazmaktan daha iyi bir yöntem var mıdır? Her gün düzenli olarak yazı yazarak haftada en az bir kere blogunuzda yayınlayacağınızı düşünebilir ve buna göre düzenli yazabilirsiniz. Böylelikle bir tane güzel yazı içn bir haftalık çalışma fırsatınız olacaktır.

Formlarla deneme - Bazen araştırmalarınızı dar bir çerçevede açıklayabilirsiniz ya da akademik bir dil kullanmanız gerekebilir. Blog yazarak, yazı yazmanın farklı yollarını deneyerek web sitenizde yayınlayabilirsiniz. Farklı tarzlarda yazılar yazarak takipçi sayınızı da arttırabilirsiniz.

2- Daha geniş kitlelere hitap edecek şekilde yazabileceksiniz

Akademik bloglar genellikle profesyonel konular ve başlıkları içerir. Araştırmalarınız hakkında yalın ve sade bir dille yazabiliyor olmanız sadece yazma yeteneğinizi geliştirmeyecektir aynı zamanda kişisel ve toplumsal etkileşiminizi de geliştirecektir.

Unutmayın ki internet global bir platformdur. Blogunuzun internette daha görünür olmasını istiyorsanız blogunuzun globale hitap etmesini sağlamalısınız, bu durum aynı zamanda başka fırsatları da mümkün kalacaktır.

eğer ki daha çok insana hitap edebilecek şekilde yazabilirseniz araştırmalarınızı dünyanın pek çok farklı yerinden insanla daha anlamlı bir şekilde tartışabilirsiniz.

3- CV niz için harika

yeni bir iş mi istiyorsunuz? Ya da yaptığınız araştırmalarınız için beraber çalışacağınız arkadaşlar? Daha iyi bir blog ve daha fazla etkileşimle işbirliği için daha fazla kapı açabileceksiniz.

Cv nizde yer alacak ciddi, yorumlara açık güzel yazılmış bir blog herhangi bir başvurunzuda yaptığınız işte ne kadar ciddi olduğunuzu göstermeye yeterli olacaktır.

Kendinizi anlatın, işinizi anlatın geri bildirim alın gerçek hayatta internet üzerinden insanlarla etkileşime girin ve kendinizi çalıştığınız alanda bir uzman olarak pazarlayın.

4- Yeni fikirlerin oluşmasına yardımcı olacaktır

Blog yazmak yazı yazma kaslarınızı geliştireceği gibi, bildiklerinizi yazmaya ve yaratıcı bir şekilde yazmanıza destek olacaktır.

Yeni fikirler nasıl oluşur? Düşünün. Yazı yazın, yazın yazın ve yazın.

yazmak beyninizde yeni fikirlerin oluşmasına zemin hazırlar, ve mevcut bilgilerinizle yeni düşünceleri sentez etmenize destek olur. Yeni fikirleriniz vardır. Her zaman!

İşte blog yazmanın en güzel tarafı bir şey yazdığınızda ya da birine yazdığınızda dünyanın herhangi bir yerindeki bir yabancı belki bir yorumuyla konuya dahil olacak, unutmayın insanların ilgisini çekecek söyleyecekleriniz mutlaka vardır.

Evet, blog yazmak iyi bir şey ve evet blog yazmaya hemen başlamalısınız.

Yazının orijinaline buradan ulaşabilirsiniz.

19 Ekim 2018 Cuma

ASLA VAZGEÇME


NE ZAMAN KÖTÜ HİSSEDERSEN COCA COLA NIN İLK YILINDA YALNIZCA 25 ŞİŞE SATILDIĞINI HATIRLA!!!!!

Sürpriz Bir Şekilde Dünyayı Değiştiren Bir Süpermarket

Elinizde bir sepetle market rafları arasında dolaşmanız bugün sizin için gayet sıradan bir davranış olsa da bu fikir ilk ortaya çıktığında herkes için fazlasıyla sıra dışıydı. 100 yıl önce Piggly Wiggly ilk modern Amerikan süpermarketi olarak hizmet vermeye başladı.

Memphis de takvim yaprakları 11 Eylül 1916 yı gösterdiğinde Clarence Saunders ilk Piggly Wiggly mağazasını açtı ve insanlara self servis süpermarket hizmeti sunmaya başladı. O güne kadar insanlar alışveriş listelerini hazırlıyorlar ve market çalışanlarına verip ürünlerin gelmesini bekliyorlardı ama Piggly Wiggly geleneği bozuyor ve sıraadışı bir iş yaparak müşterilerin kendi ürünlerini seçmesine izin veriyordu.

Saunders market alışverişini yeniden dizayn ediyordu artık ürünler market sahibinin isteğine göre değil müşterilerin beklentilerine ve taleplerine ayrıca onların ilgisini çekmeye yönelik şekilde düzenleniyordu. Örneğin artık şekerler kasanın yanında yer alıyordu.

Piggly Wiggly tüm dünyaya alışveriş sepetini tanıtıyor, üniformalı market çalışanlarını ve süpermarket franchise'ı hayatımıza sokuyordu.

2. dünya savaşı her açıdan dünyamıza zorluklar yaşatırken aynı zamanda süpermarketler içinde zordu ve özellikle savaşan giden insanların çokluğu nedeniyle çalışacak insan bulmak zorlaşıyordu. Ancak 2. dünya savaşının ardından dünya düzeni yeniden kuruluyordu ve artık hemen hemen her eve buzdolabı giriyor her aile bir araba sahibi olmak istiyordu. Araba sayısı arttıkça süpermarketler için ücretsiz otopark ihtiyacı da artıyordu.

Kraliçe Elizabeth Maryland de bir marketi 15 dakikalığına ziyaret ediyor ve market arabasına bakıp buraya çocuklarla gelmek keyifli olabilir gibilerinden bir cümle kuruyor. Kraliçe bunu derse bir şeyler değişir ve nitekim değişiyor da artık aileler çocuklarıyla marketlerde dolaşıyorlar bu da beraberinde raflardaki ürünlerin çocukların erişebileceği yerlere koyulması ve çocuklara çekici gelecek ambalajlar yapılmaya başlanıyor.